29 Mart 2019

Medeniyetler Şehri  Hatay'a 94 Erdoğan ruhu!

Seçim çalışmaları nedeniyle 2 ayı aşkın bir süredir Medeniyetler Şehri Hatay'dayım. Neredeyse sokak sokak gezmediğim ilçesi mahallesi kalmadı. Kritik 24 Haziran'dan önce de bulunduğum Işıkların Şehri Hatay'ın makus talihi 31 Mart seçimleri ile değişmek üzere. Hatay 81 ile nasip olmayan müthiş bir potansiyele sahip. Doğal güzellikleri; ovası, denizi, yaylaları, tarihi ve turizm zenginlikleri  ile Anadolu'nun ilk camii Habib-i Neccar'ı, Beyazıd-i  Bestami  HZ.'lerinin makamı, Hristiyanlığın bilinen ilk mağara kilisesi St. Pierre'in olduğu muhteşem bir yer Hatay. Bunlar en çok bilinenleri, tüm güzelliklerini anlatmaya köşemiz yetmez.

Darbecilere saygı duruşu isteyen CHP'li belediye başkanı

Ancak Akdeniz'in en önemli cazibe merkezi olabilecek potansiyele sahip Hatay'ın en büyük şanssızlığı mevcut CHP'li büyükşehir belediye başkanı Lütfü Savaş. FETÖ iddiaları ile anılan, 15 Temmuz'dan sonra belediye meclisinde darbeci askerlere saygı duruşu talebi ile gündeme gelen, köylü kadınları 'ne oy verdin de ne hizmet' istersin diye azarlamasıyla tüm Türkiye'nin gündemine oturan belediye başkanının skandalları aslında bununla da bitmiyor. Burada büyükşehir belediyesini kardeşleriyle beraber yönettiğine, ihaleleri eş dost akrabaya verdiğine dair çok ciddi iddialar var hatta soruşturmalar var.

Son dönemde ortaya çıkan faturalı belgeli bir iddiayı yazayım da talanın gerisini varın siz hayal edin; 2018'in ağustos ve aralık ayında 10 trilyona çiçek alımı yapılmış. İnsan düşünmeden edemiyor 10 trilyonluk çiçeği nereye koyarsın? Hatay Büyükşehir'in 5 yıllık bütçesi borçlanma yetkisi ile beraber eski parayla 9 katrilyonu buluyor.  Ama şehre bakıyorsunuz modern bir köy... Bu devirde vatandaş Hatay'ı kalkındıracak  ne projeniz var diye sormuyor. Tek istediği yol sorunu, çukur sorunu, kanalizasyon, altyapı sorunlarının çözülmesi.  Antakya'nın ortasından geçen doğal güzelliği ve ters akan özelliği ile birçok ili kıskandıran Asi Nehri yazın kokudan geçilmiyor. Hatay aynı zamanda en mutlu şehirler sıralamasında 77. sıra ile en sonlarda. Temel sorunları olan bir şehir için şaşırtıcı bir sonuç değil tabii bu. Mevcut başkan tüm bu olumsuzları saklamak için ise halkın aklıyla alay edercesine büyükşehir kanunun ona verdiği yüzde 83 yetkiyi gizlemeye çalışarak (bu yetkisini ulusal bir kanalda da itiraf etti bu arada) belediye meclisindeki AK Parti ve MHP çoğunluğunun kendisini engellediği yalanını, şehrin genelinde belediye kaynaklarını kullanarak,( halka hizmete gitmesi gereken tüyü bitmemiş yetimin hakkını) sosyal medya ve yerel basın yoluyla zihinlere işlemiş. Şehirde kiminle konuşsanız aynı şeyi söylüyordu taa ki son 1-2 aya kadar...

Hatay'ın makus talihini 'Kınalı Başkan' değiştirecek

Cumhur İttifakı AK Parti Hatay Büyükşehir Başkan adayı şehrin güvenilir, sevilen başarılı, genç ve dinamik işadamlarından İbrahim Güler'in sevdalısı olduğu Hatay'ın hakettiği yere gelmesi için yola çıktığında aslında yapması gereken sadece CHP'li olduğunu söylemekten utanan rakibinin bu yalanlarla örülü algı duvarını yıkmak olacaktı. Adaylığı açıklandığı 27 Kasım'dan beri seçim stratejisini bu algıları yıkmak üzerine kuran Güler seçime sayılı saatler kala bunda başarılı oldu diyebiliriz. Açıklanan anketlerde sürekli önde çıkması  ve her gittiği yerde halkın büyük teveccühü ile karşılaşması gösterge olabilir. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da söylediği gibi halkın teveccühü coşkusu en önemli anket sonucu.

15 Temmuz Kahramanı bir Büyükşehir Başkan Adayı: İbrahim Güler

İbrahim Güler'in Hatay için elini taşın altına koyduğu  halkın gönlünü şimdiden kazanmasını sağlayan çok önemli 2 özelliği de var. Hain darbe kalkışması sırasında sahibi olduğu uluslararası nakliye firmasının TIR'larını darbeci askerlerin önüne set çekmesi ile aslında o Hatay'da bir 15 Temmuz kahramanı. Yönetim Kurulu Başkanı olduğu Hatay Ro-Ro'yu kurup birbirine rakip ve asla bir araya gelmeyecek uluslararası firmayı tek çatı altında toplayarak Suriye Savaşı sonrası sıkıntıya giren Hatay ekonomisine, İhracatına cansuyu olmuş bir başarının mimarı aynı zamanda.

Şehrin, Akdeniz'in incisi olabilecek potansiyeline uygun 15 ilçe içinde de ayrı ayrı en ince detayına kadar 20 kişilik özel ekiple hazırlanan 100'den fazla projesi, seçim kazanmak için türlü hile ve yalanlara başvuran CHP-İYİParti-HDP ittifakının adayı Lütfü Savaş'ın tek seçim kozu olan ölümden Katil Esed'in kıyımından mazlumun yegane sığınağı Türkiye'ye kaçmış Suriyeli muhacirleri milliyetçi damarı kaşımak için kullanan köhnemiş zihniyete karşı zaferin en önemli kozlarından.

'Savaş Bitecek Hatay gülecek' sloganları her yerde yankılanıyor

Bir İstanbullu olarak ben Hatay'ın mevcut durumunu 94 öncesinin İstanbul'una benzetiyorum. Çöp dağlarının patladığı, suyunun akmadığı, yollarının olmadığı İstanbul. Ve Türkiye'nin kaderini değiştiren sessiz devrim  ilk İstanbul'dan başlamıştı, 1994 yılında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın belediye başkanı seçilmesiyle. Gerisini hatırlatmama gerek yok sanırım. İşte 8 bin yıllık geçmişe sahip bir kentin sakinleri de artık değişim isteğini kritik 31 Mart yerel seçimleri öncesi daha yüksek sesle meydanlarda haykırıyor.  Kendisini çantada keklik görüp her seçim oy verdiği halde en temel ihtiyaçlarından (yol,su, altyapı) mahrum bırakan zihniyete karşı da seslerini yükseltenler cevabını vermek için artık saatleri sayıyor. 'Savaş bitecek Hatay gülecek' sloganları  şehrin mahzun bırakılmış her sokağından her caddesinden gür bir şekilde artık tüm algı çalışmalarına rağmen bastırılamaz bir şekilde yankılanıyor.